iran islam devrimi

  1. fransız ihtilâli ve bolşevik devrimiyle beraber tarihteki en büyük muhalif hareketlerdendir. aslında uzun süre "iran devrimi" mi, yoksa "iran İslâm devrimi" mi demem gerektiğine karar veremedim; fakat netice, "İslâm" kelimesini içine almak gerektiğini söylüyor.
    bu devrim, zannedildiğinin aksine mollalar tarafından fitillenmiş ve gerçekleştirilmiş değildir. Şah rıza pehlevi döneminde laik bir düzenin hüküm sürdüğü iran, özellikle 60'lı yıllardan sonra yenileşmeye, yenileşmenin kaçınılmaz sonucu olan kapitalist sisteme geçişe ve bu sisteme geçişin başındaki isim olan şah'a karşı derinden derine bir tepki geliştirmeye başlamıştır. 70'li yıllardaki petrol kriziyle adeta hayat bulan ve gelirlerini onlarca misli artıran iran, sanayi üretimine dayalı bir ekonomi modeline geçmeye çabalamış, bu geçişten zarar gören kimi toprak sahipleri ve bazı orta sınıf mensupları şah'a karşı hoşnutsuzluklarını daha yüksek homurdanmaya başlamışlardır. ekonomi uygulamaların yanı sıra gittikçe katılaşan monarşik rejim, sol görüşlü aydınları, liberalleri ve üniversitelerdeki öğrenci kesimini gittikçe rahatsız etmektedir. Şah rıza ise, kendisine karşı muhalefet edenleri sert usullerle cezalandırmakta ve en büyük dayanağı, aynı zamanda o dönem dünyanın en büyük ordularından biri olan iran ordusuyla baskı altında tutmaya çalışmaktadır. gittikçe yoksullaşmakta olan halk ise daha tutucu olmakta ve -mollaların propagandasıyla- bu yoksullaşmadan dinsiz olarak gördüğü şahı ve onun rejimini sorumlu tutmaktadır. şah rıza pehlevi, abd'nin iş birlikçisi olarak büyük eleştirilere uğramakta ve aydınlar tarafından iran'ın yarı sömürge bir devlet haline gelerek emperyalizmin kuklası haline dönüştürüldüğü dile getirilmektedir. Şah'ın yıllar önce sürgüne yolladığı ayetullah humeyni (o zamanlar sadece humeyni) fransa'da olayları izlemekte ve kendisine karşı artan sempatinin de etkisiyle bir zamanlar hayal ettiği şeye ulaşmasına az kaldığının hesabını yapmaktadır.
    neyse, bütün bu siyasal ve ekonomik çalkantılar önce küçük, sonra da toplumun geneline yayılan büyük ayaklanmalarla şah'ın sonunu hazırlar. solcusu, muhafazakârı, öğrencisi, aydını, esnafı, memuru sokaklara dökülerek büyük eylemler ve gösteriler yapar. mollalar ellerinde kur'an'larla kışlalara girerek şah'ın en güvendiği güç olan orduyu etkisiz hale getirirler. ve tarih 1979'u gösterirken mollaların efsane mücahidi humeyni yüz binlerce, belki milyonlarca insanın karşılamasıyla iran'a gelir, yönetimi ele alır ve devletin yeni adını "iran İslâm devleti" olarak duyurur.
    fakat ortada bir sorun vardır: aslında çok farklı kesimin farklı beklentilerle gerçekleşmesini istediği devrim, hiç hesapta yokken mollaların güdümüne geçmiştir. Özellikle sol ve liberal kesim adeta dehşete kapılır. arada çıkan muhalif sesler yeni rejim tarafından bazen işkenceler, bazen ölümler ve bazen de sürgünlerle kısılmaya çalışılır. gelen gideni aratır olur. yeri gelmişken şunu da belirtmek gerekir ki, şah'la arası çok iyi olan abd, humeyni'yi ve yeni yönetimi tanıdığını açıklamakta gecikmez. Çünkü o zamanlar kızıl kuşağa karşı yeşil kuşağı sahnede görmek onları ziyadesiyle memnun etmiştir. sonuçta tabandan destek görmeyen laik-monarşik rejim, tabanın muhalefetiyle son bulur. peki yeni mollalar rejimi halkın derdine derman oldu mu? aksine, o günden sonra milli gelir daha da düştü, halk daha da yoksullaştı ve kurulan şerî düzenin hazreti muhammed'in dönemindekiyle pek ilgisi de yoktu.

    türkiye'nin akıbetinin iran'ınkine benzeyip benzemeyeceği konusunda yorum yapmayacağım. Çünkü tarihte hiçbir olay ötekinin tekrarı değildir. bugünkü türkiye ile o günkü iran'ın benzer yönleri kadar farklı yönleri de vardır. hangisinin ağır bastığı kişilerin siyasi görüşleriyle bulamaç olacağından, yazının objektifliğinden ödün vermememin daha doğru olacağını düşünüyorum.
    (sartre 31.03.2008 16:48 ~ 31.03.2008 17:27)
  2. yine de türkiye ile mukayese etmek isteyenlere şu link yardımcı olacaktır.
    http://tinyurl.com/33cn95
    (sartre 31.03.2008 17:06)
  3. hakkında bilinenlerin devamlı yanlı olduğu hareket.mesela ben sanıyordum ki; devrim oldu, sabah islam devrimi olduğu için kadınlar kapandı vs. iran'da islam devrimi yapıldıktan iki yıl sonra referandum ile kadınların hicap giymesi kararı yüzde 97 gibi yüksek bir oyla uygulamaya konulmuş . iranlı bir arkadaşımla devrimle ilgili cahilliğimi aydınlatıcı uzun bir sohbetimiz oldu ve aynı kişi ile sohbetimde islam devrimi ile şu ilgimi çeken yorumlarda bulundu :

    islam devrimi iran halkının büyük ümitlerle yapmış olduğu şaha karşı durmanın gururuyla yapılmış çok onurlu bir eylemdir. zaman içerisinde ise boyut değişti . çoğunlukta olanlar diğerlerine dayatmaya başladılar. bugün iran'da bunun artı ve eksilerini hissediyoruz. mesela devrim sebebi ile her şeyimizi kendimiz üretiyoruz bu önemli bir şey,neredeyse hiçbir anlamda dışa bağımlı değiliz. bisküviden otomobile kadar her şey bu ülkenin öz kaynaklarıyla ve bu ülkede üretiliyor. fakat insanlarda mollaların baskıcı rejiminin vermiş olduğu bir bıkkınlık var. özellikle son dönemki nesile bu açıklanamıyor , onlar tüm bu hareketi, gelişme sürecini ve bugünkü durumu anlamlandıramıyorlar. dışarıdaki dünya ile bağları var ve hicap giyme zorunluluğunun ya da sevgilisiyle sokakta el ele gezemeyişinin ona izah edilmesi çok zor. batıdan izole edilmiş gibi dursa da bu asla mümkün değil. ülkeye giren her şey her ne kadar islam devleti şartlarına uygun hale getirilse de burda büyük bir coğrafyadan ve milyonlarca insandan bahsediyoruz. mesela iran'da resmi anlamda coca cola yasak. ama herkes kola içiyor ve her yerde kola var. hepsi ülkenin kuzeyinden kaçak yollarla geliyor ve devlet buna göz yummak zorunda. resmen izin vermese de bunu şu an engellemiyor ya da engelleyemiyor. nihayetinde bir arz ve talep meselesi. coca cola'nın görünen bir iran pazarı yok, bunu islam devrimi nedeniyle ve bu marka amerika menşeli siyonist işbirlikçi olduğu için devlet tabii ki yasaklıyor.ama bunu pratiğe dökmek imkan dahilinde mi? bugün biz öz eleştiri yapan iran vatandaşları bunu sorguluyoruz. ülkenin durumu da aynı bunun gibi. resmen pek çok şeye izin verilmiyor, fakat el altından bunların tümü gerçekleşiyor. devlet baskıcı tutumuyla insanlara bazı şeyleri sınırlıyor fakat kapalı kapılar ardından yürüyor bu sefer işler. bu da tabii ki iranın geleceği için kaygı verici bir durum. kimi bastırılmış olgular batının da bu coğrafyaya pompaladığı çeşitli yollarla iran devrimin ardından kangrene dönüşmüş ya da dönüştürülmüş durumda. ama bizler biliyoruz ki , devrim ve yaşadığımız savaş olmasaydı asla bu kadar köklerimize bağlı olmayacaktık. bunlar birer öz eleştiri , kendim ve iran adına. fakat bunu yapan bir iranlı kolay kolay bulamazsın. kendi içlerinde yakınsalar dahi iranlılar hepsi bir bütündür ve islam devrimi onları yapıldığı dönemde, zulme karşı ayakta tutan en güçlü tutkal olmuştu. bugün bir saldırı yapılırsa yine bu devrim ile buna karşı duracağımızı düşünüyorum.

    iran'da devrimden bu yana büyüyerek devam eden sorunlardan biri de mezhep meseleleri. sünniler mollalar tarafından müslüman dahi sayılmıyorlar. kimi yerlerde tartışmalar değişik yerlere varıyor. bir de humeyni'nin şaha karşı devrimi amerika yardımı ile gerçekleştirdiği ve devrimden sonra amerika'yı karşısına aldığına dair tartışmalar da var. buna inananlar ve inanmayanlar vs... iran'da olup biteni dışardan değerlendirmek pek doğru değil bu yüzden, hep eksik ve hep taraflı daima...

    bu konuşmalardan sonra ister istemez şu sözler geldi aklıma;
    hiç bir bozgun mutlak değildir, hiç bir zafer umulanı getirmez ...

    (mistaneek 31.03.2008 17:37 ~ 11.02.2013 01:18)
  4. bence türkiye ile tuhaf olan benzerliği, devrim öncesi islamcı grupların da toplumun aydın kesimi gibi şah'ı demokrasi aleyhtarı odluğu için eleştirmesidir. çünkü türkiye'de de bugün gerek aydın geçinen, gerekse muhafazakar kesim demokrasiyi sahiplenmiş durumda. video ise insanı dehşete düşürüyor. "asla olmaz" diyemiyor insan.
    peki humeyni'nin alternatifi var mı türkiye'de? bazıları fethullah gülen'i gösterse de, tarzlarının farklı olduğunu düşünüyorum. ama şartlar olgunlaşırsa türkiye için bir humeyni bulmak hiç de zor olmayacaktır.
    (esrar dede 01.04.2008 09:13)


Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.